Yeni Sitemize Yönlendiriliyorsunuz !

Join the forum, it's quick and easy

Yeni Sitemize Yönlendiriliyorsunuz !

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    Türk Soyunun Gizli Güçleri

    PyscHo
    PyscHo


    Mesaj Sayısı : 242 Aldığı teşekkürler : 1241 Nereden : Windows/System32 Kayıt Tarihi : 10/04/11

    Türk Soyunun Gizli Güçleri Empty Türk Soyunun Gizli Güçleri

    Mesaj tarafından PyscHo Paz Nis. 10, 2011 12:00 pm

    Türk Soyunun Gizli Güçleri


    Türkler, birçok insanlık meziyetlerini varlıklarında toplamış bir
    millettir. Kahramanlık, savaşçılık, teşkilatçılık gibi, dünyanın başka
    hiçbir milletinde bir bütün halinde görülmeyen üstün vasıflarımız
    yanında; güzel sanatların çeşitli dallarında ulaştığımız seviye de,
    bunun inkarı mümkün olmayan delilleridir.

    Dünyanın en büyük kahramanları, Türk soyunun oğulları arasın arasından
    çıkmıştır. Dünyanın en büyük zaferleri, Türk ordusunun eserleridir.
    Dünyanın, her bakımdan en büyük devletlerinin ve imparatorluklarının
    sahibi de Türklerdir.

    Güzel sanatların en üst basamaklarında oturmakta olan insanlar arasında
    Türkler az değildir. Mimarlıkta Sinan; Şiirde Yunus Emre, Nevdi ve
    Fuzuli; Musikide Itri ve Dede Efendi, bir millete tek başlarına
    şereflerin en büyüğünü sağlayacak çapta sanatçılardır.

    Cihan tarihinin akışı içinde, dünyanın en büyük, en muhteşem ve en uzun
    ömürlü devlet ve imparatorluklarına sahip oluşumuz, bu büyük
    meziyetlerimizin tabii sonucudur.

    Fakat, bu büyük meziyetlerimizin neticesi olup yüzyıllarca sürüp giden
    dünya hakimiyetimiz, bir çok milletleri, Türk�e düşman etmiştir.
    Düşmanlarımızın çokluğunda, Müslümanlık-Hıristiyanlık mücadelesinde,
    İslamiyet�in tek başına savunuculuğunu yaparken, yüzyıllarca Hıristiyan
    dünyasını kabuğunun içinde bırakışımızın rolü de az değildir.

    Bu dış düşmanlarımızın yanında, bir de, iç düşmanlarımızın bulunduğu da
    unutulmamalıdır. Son büyük imparatorluğumuzun çöküş yıllarında ve
    çöküşünden sonra, eski çağlarda istila edilmiş toprakların
    mensuplarından olup da içimizde kalanların, yıllardan beri sürüp giden
    düşmanlıkları da, cemiyetimizin manevi hayatında devamlı olarak yaralar
    açıp durmaktadır.

    Dış ve iç düşmanlarımızın, Türk�ü vurmak için giriştikleri hareketlerde
    yüzyıllardan beri, ustalıkla kullandıkları bir kozları vardır. Bu,
    Türk�ün sıfatıdır. Doğru, mert, yiğit ve efendi Türk; hileye gerektiği
    derecede akıl erdiremediği için, düşmanları tarafından kolayca
    kandırılıp vurulmaktadır.

    Göktürk çağının düşmanı Çinli, o ulu ataları, güzel Çinli prensesleri,
    ipeği vesairesiyle kandırıp vurmuştu. Selçuklular ve Osmanlılar devrinde
    bu cins hilelerin en tehlikelileri, dini elbiseye büründürülerek Türk�ü
    uyutmak şeklinde yürütüldü. Tanzimat sonrasının sıkıntılı ve tehlikeli
    yıllarında ortaya çıkan dolması da; saf, temiz
    ve hileye akıl erdiremeyen Türk�ü, neredeyse, son devletini
    kaybettirecek hale getirecekti.

    Tarih; düştüğümüz büyük sıkıntılar ve tehlikeler sırasında, Kağan> ve destanlarındaki yol gösterici ve
    kurtarıcı un, her zaman soyumuzun içinden çıkıp başına
    geçtiğini ve Tanrı�nın en yüce soyunu tehlikeler içinden çıkarıp zafere
    ve selamete ulaştırdığını gösteriyor.

    Asya�da, dağınık parçalar halinde yaşarken, Türk soyunu bölünmüşlükten
    kurtarıp bir bütün haline getiren Tanrıkut Mete, bunun tarihte ilk büyük
    örneğidir. Gök Türkler çağında, deniz büyüklüğündeki Çin kıtasında
    eritilmeye çalışılırken, kırk arkadaşıyla birlikte, o büyük destanı
    yaratan Kür Şad, bunun, Türk ruhunu büyüleyen misallerinden birisidir.
    XX. Yüzyılın başlarında, Hıristiyan dünyasının, Türk�ü haritadan silmek
    üzere harekete geçtikleri ve artık her şeyin bittiğinin sanıldığı
    sıralarda Türklerin tarihte armağan ettikleri
    ise, bunun son örneğidir.

    Türk soyunun gizli gücü, işte bu devletinin büyük tehlikelerle
    karşılaştığı sıralarda, içinden çıkarıp başına geçirdiği ulularının
    etrafında perçinleşip, milli varlığını tehlikeden sıyırmasıdır. Bu güç,
    Türk�e Tanrı�nın bağışıdır. Bugüne kadar karşılaştığı tehlikelerde
    olduğu gibi, bundan sonra karşılaşması mümkün ve muhtemel olanlarla da,
    Türk, bu gizli gücü ile düşmanının mutlaka alt edecektir.

    Soyumuzun son kalesi Türkiye, bir müddetten beri, büyük tehlikelerle
    karşı karşıya bulunmaktadır. Bir kısım siyasilerin kaprislerinin büyük
    rol oynadığı yakın hadiseler sonunda, içine girmiş bulunulan durum,
    elbette ki, omuz silkinebilecek cinsten değildir. Ama, karamsarlığa
    kapılmaya da lüzum yoktur. Türk soyunun gizli gücü, sonunda mutlaka
    kendisini gösterecektir. Son günlerin kıpırdanmaları, bunun
    belirtileridir.

    Türk düşmanları hangi oyunlara başvururlarsa vursunlar, emellerine
    ulaşmaları imkansızdır. Çünkü; <Üstte gök basmadığı, altta yer
    delinmediği> takdirde Türk soyunun yurdunu ve türelerini hiçbir
    kuvvet yok edemez.

      Forum Saati Cuma Mayıs 10, 2024 3:01 am