******’ün fikir hayatının oluşumunda Selanik ,Manastır,Sofya ve İstanbul şehirlerinin önemli etkileri olmuştur.
SELANİK
******’ün
çocukluğu ve gençliği Osmanlı Devletinin en bunalımlı yıllarına
rastlar. ******’ün doğduğu Selanik şehri, Osmanlı Devletine bağlı
Makedonya eyaletinin liman şehriydi. Bu dönemde Osmanlı Devletinin
çöküşüne yol açan olaylar Rumeli de yoğunlaşmıştır. Selanik de Rumeli de
önemli kentiydi. Bu bölge ekonomik, siyasi ve kültürel alanlarda komşu
ülkelerde etkilenen bir bölge idi. Hristiyan milletlerin Osmanlı
Devleti’ne karşı ayaklanmaları, büyük devletlerin yayılma politikaları
en çok burada hissediliyordu.
Selanik,
toplumsal nedeni ile farklı fikirlerin ve birçok siyasi yapının
oluştuğu yerdi. Büyük bir kültür merkezi de olan Selanik de Türk
okullarından başka diğer devletlerin açtığı yabancı okullar da vardır.
Selanik’te, Tanzimat Fermanı’nın ilanından (1839) itibaren hürriyetçilik
ve milliyetçilik taraftarı aydınlar faaliyet göstermekteydi. Bu
yönleriyle Selanik, Osmanlı Devleti’nin siyasal, kültürel ve ekonomik
açıdan önemli merkezlerinden birisiydi. Selanik’in bu özellikleri
Mustafa Kemal’in düşünce yapısının önemli ölçüde etkilemiştir. Mustafa
Kemal’in ülkenin geleceği ile ilgili kararlar alırken daha gerçekçi ve
sağduyulu davranmıştır.
MANASTIR
Makedonya’nın
önemli bir şehri olan Manastır, stratejik bir öneme sahipti. ******,
Selanik Askeri Rüştiyesi’ni bitirdikten sonra Manastır Askeri İdadisi’ne
girdi. 1896-1898 Manastır Askeri İdadisi’nde okudu. Buradaki eğitimi
sırasında şiir ve hitabet sanatı ile ilgilenmeye başladı. Hatta kendisi
“Eğer hitabet hocamız Alay Emini, Mehmet Asım Efendi imdadına
yetişmeseydi bende şair olup çıkacaktım,çünkü hevesim vardı.”
Demektedir. Çünkü Mehmet Asım Efendi, şiir ve hitabet ile uğraşmasının
askerlikte başarılı olmasının engelleyeceğini söylemişti. Mustafa Kemal,
edebiyat alanın da Namık Kemal ve eserlerinden önemli ölçüde
yararlandı.
İdadi
de ki Fransızca öğretmeni Yüzbaşı Naküyiddin Yücekök Bey,başarılı bir
öğrenci olan ******’le yakından ilgileniyordu. Kurmay Subay olarak
mutlaka yabancı bir dil öğrenmesi gerektiğine inandığı için Fransızca
öğrenmesinin büyük destek veriyordu.
Tarihe
özellikle de Türk tarihine büyük merak duyan Mustafa Kemal’e tarih
öğretmeni Kolağası Tevfik Bey yeni ufuklar açmıştır. ******’ün burada
başlayan tarih sevgisi hayatı boyunca devam etmiştir.
Mustafa
Kemal’i Manastır’ da iken en çok etkileyen olay 1897 yılında başlayan
Türk-Yunan savaşıdır. Bu savaş da önemli bir zafer kazanan Türk
ordusunun anlaşma masasında zarara uğraması ******’te engin bir vatan
sevgisinin oluşmasında etkili oldu. Gönüllü olarak savaşa katılmak
istediyse de bunda başarılı olamadı.
Selanik
ve Manastır şehirlerinin Avrupa kültüründen çok çabuk etkilenmesi ve
Osmanlı yönetiminin bu şehirleri çok sıkı kontrol altında tutamaması,
yönetime karşı olanların faaliyetlerine artırmalarına neden olmuştur.
Mustafa Kemal de çeşitli çevreler ile ilişkiye girerek kendisini her
yönden geliştirmiştir.
SOFYA
Mustafa
Kemal’in Sofya’daki yaşantısı batılı bir toplum içinde ilk yaşayışı
olması açısından yararlı bir deneme olmuştur. Burada ilk kez bir Avrupa
başkentindeki toplum hayatının incelikleriyle karşılaşmıştır.
Mustafa
Kemal , Fethi Bey’in arkasından ataşemilliter olarak Sofya’ya geldiği
zaman şehirde balkan savaşlarının acısı unutulmaya çalışılıyordu.
Mustafa Kemal buradaki görevine ciddi olarak sarılmıştı. Bu görevin
askeri olduğu kadar siyasi olduğunu düşünüyordu.
Memleketi
yakından tanımak ve özellikle nüfuslu Türk azınlığıyla daha yakın
ilişki kurmak çabasına girişti. Türklerin oturduğu bölgeleri dolaştı.
Soydaşlarının bu yabancı ülke de çok iyi bir hayat sürdüklerini görerek
hayret etti. Bulgaristan Türkleri rahatça ticaret yapıyor, bunda da
başarı gösteriyorlardı. Türkler, Plevne’ de ve daha başka yerlerde
endüstri kurmuşlardı. Her yerde daha Türkiye’de benzeri görünmeyen güzel
okullar açılmıştı. Mustafa Kemal, kendi ülkesinde de kendi milletinin
nasıl bir yaşam düzeyine erişebileceği ve erişmesi gerektiği üzerinde
belirli bir düşünce edinmeye başladı.
Mustafa
Kemal, Sofya’da parlamento rejiminin nasıl işlediğini de gözüyle görüp
öğrenmiştir. Arkadaşı Şakır Zümre, Bulgar meclisinde millet vekiliydi
bir sürü partilerden oluşan bu mecliste, Türk milletvekillerinden kurulu
küçük grup, sayısıyla ölçülmeyecek bir önem taşırdı dengeyi korur,
arada birde oylarıyla bir tarafın da ağır basmasını sağlardı. Mustafa
Kemal, meclisin balkonun da oturur, gelişmeleri dikkatle izler, ileride
yararlanmak üzere parlamento taktiklerinin derinlemesine incelerdi
İSTANBUL
******,
13 Mart 1899’da İstanbul’daki Harp Okulu’nda eğitime başladı. ******
,siyasal düşüncelerinin burada olgunlaşmaya başladığını söylemektedir.
Burada eğitimine devam etmekle birlikte ülke sorunlarıyla da ilgili
düşünmeye başlamıştır. Çünkü ülke yönetiminde yanlışlar olduğunu fark
etmiştir.
Askerlik
hayatı süresinde değişik görevlerde bulunan Mustafa Kemal, 13 Kasım
1918 de İstanbul a gelip Harbiye Nezaretinde göreve başladı. Bu dönem de
İstanbul, itilaf devletlerinin işgali altına girmişti. İstanbul’un
dışın da diğer Anadolu şehirleri de işgal altındaydı. Buna karşılık
İstanbul hükümeti işgallere karşı tepki göstermemekteydi. Mustafa Kemal
Paşa, İstanbul’daki zayıf kadro ile vatanın kurtulamayacağının
farkındadır. Herkesin umutsuz olduğu bir ortamda O, her şeyin bitip
kaybolduğunu kabul etmiyordu. İstanbul’da arkadaşlarıyla konuşuyor,
tartışıyor,çözüm yolları araştırıyordu. Sonunda kararını verdi.
Anadolu’ya geceçekti. Orada bir milli teşkilat kurup mücadeleye
başlayacaktı. Tek güvencesi Türk milletinin bağımsızlık ve mücadele
aşkıydı. Bu durum karşısında tek çarenin Anadolu’ya geçip Türk halkını
örgütlemek olduğunu anladı. 19 mayıs 1919’da Bandırma Vapuru ile
Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşını başlattı.bu tarihlerde Karadeniz
bölgesindeki Rumlar,Türkleri katlediyorlardı. Türklerinde kendilerini
korumak için yaptıkları mücadeleler bölgede karışıklığın yaşanmasını
neden oluyordu.
İtilaf
Devletleri’nin bölgede ki karışıklıkları gidermek için Osmanlı
Devleti’ni uyarması üzerine Mustafa Kemal Paşa,9. ordu müfettişi olarak
Samsun’a gönderildi. Mustafa Kemal’in asıl amacı Türk milletinin
bağımsızlığını sağlamaktı. Karşılaştığı bütün zorluklara rağmen yılmadı.
Kurtuluş Savaşını başlattığında yalnız Türk milletine olan güveni
vardı. Bu durumu “Benim kuvvet ve kudretim,halkın bana gösterdiği
emniyet ve itimattan ibarettir.” Sözü ile belirtmiştir..
SELANİK
******’ün
çocukluğu ve gençliği Osmanlı Devletinin en bunalımlı yıllarına
rastlar. ******’ün doğduğu Selanik şehri, Osmanlı Devletine bağlı
Makedonya eyaletinin liman şehriydi. Bu dönemde Osmanlı Devletinin
çöküşüne yol açan olaylar Rumeli de yoğunlaşmıştır. Selanik de Rumeli de
önemli kentiydi. Bu bölge ekonomik, siyasi ve kültürel alanlarda komşu
ülkelerde etkilenen bir bölge idi. Hristiyan milletlerin Osmanlı
Devleti’ne karşı ayaklanmaları, büyük devletlerin yayılma politikaları
en çok burada hissediliyordu.
Selanik,
toplumsal nedeni ile farklı fikirlerin ve birçok siyasi yapının
oluştuğu yerdi. Büyük bir kültür merkezi de olan Selanik de Türk
okullarından başka diğer devletlerin açtığı yabancı okullar da vardır.
Selanik’te, Tanzimat Fermanı’nın ilanından (1839) itibaren hürriyetçilik
ve milliyetçilik taraftarı aydınlar faaliyet göstermekteydi. Bu
yönleriyle Selanik, Osmanlı Devleti’nin siyasal, kültürel ve ekonomik
açıdan önemli merkezlerinden birisiydi. Selanik’in bu özellikleri
Mustafa Kemal’in düşünce yapısının önemli ölçüde etkilemiştir. Mustafa
Kemal’in ülkenin geleceği ile ilgili kararlar alırken daha gerçekçi ve
sağduyulu davranmıştır.
MANASTIR
Makedonya’nın
önemli bir şehri olan Manastır, stratejik bir öneme sahipti. ******,
Selanik Askeri Rüştiyesi’ni bitirdikten sonra Manastır Askeri İdadisi’ne
girdi. 1896-1898 Manastır Askeri İdadisi’nde okudu. Buradaki eğitimi
sırasında şiir ve hitabet sanatı ile ilgilenmeye başladı. Hatta kendisi
“Eğer hitabet hocamız Alay Emini, Mehmet Asım Efendi imdadına
yetişmeseydi bende şair olup çıkacaktım,çünkü hevesim vardı.”
Demektedir. Çünkü Mehmet Asım Efendi, şiir ve hitabet ile uğraşmasının
askerlikte başarılı olmasının engelleyeceğini söylemişti. Mustafa Kemal,
edebiyat alanın da Namık Kemal ve eserlerinden önemli ölçüde
yararlandı.
İdadi
de ki Fransızca öğretmeni Yüzbaşı Naküyiddin Yücekök Bey,başarılı bir
öğrenci olan ******’le yakından ilgileniyordu. Kurmay Subay olarak
mutlaka yabancı bir dil öğrenmesi gerektiğine inandığı için Fransızca
öğrenmesinin büyük destek veriyordu.
Tarihe
özellikle de Türk tarihine büyük merak duyan Mustafa Kemal’e tarih
öğretmeni Kolağası Tevfik Bey yeni ufuklar açmıştır. ******’ün burada
başlayan tarih sevgisi hayatı boyunca devam etmiştir.
Mustafa
Kemal’i Manastır’ da iken en çok etkileyen olay 1897 yılında başlayan
Türk-Yunan savaşıdır. Bu savaş da önemli bir zafer kazanan Türk
ordusunun anlaşma masasında zarara uğraması ******’te engin bir vatan
sevgisinin oluşmasında etkili oldu. Gönüllü olarak savaşa katılmak
istediyse de bunda başarılı olamadı.
Selanik
ve Manastır şehirlerinin Avrupa kültüründen çok çabuk etkilenmesi ve
Osmanlı yönetiminin bu şehirleri çok sıkı kontrol altında tutamaması,
yönetime karşı olanların faaliyetlerine artırmalarına neden olmuştur.
Mustafa Kemal de çeşitli çevreler ile ilişkiye girerek kendisini her
yönden geliştirmiştir.
SOFYA
Mustafa
Kemal’in Sofya’daki yaşantısı batılı bir toplum içinde ilk yaşayışı
olması açısından yararlı bir deneme olmuştur. Burada ilk kez bir Avrupa
başkentindeki toplum hayatının incelikleriyle karşılaşmıştır.
Mustafa
Kemal , Fethi Bey’in arkasından ataşemilliter olarak Sofya’ya geldiği
zaman şehirde balkan savaşlarının acısı unutulmaya çalışılıyordu.
Mustafa Kemal buradaki görevine ciddi olarak sarılmıştı. Bu görevin
askeri olduğu kadar siyasi olduğunu düşünüyordu.
Memleketi
yakından tanımak ve özellikle nüfuslu Türk azınlığıyla daha yakın
ilişki kurmak çabasına girişti. Türklerin oturduğu bölgeleri dolaştı.
Soydaşlarının bu yabancı ülke de çok iyi bir hayat sürdüklerini görerek
hayret etti. Bulgaristan Türkleri rahatça ticaret yapıyor, bunda da
başarı gösteriyorlardı. Türkler, Plevne’ de ve daha başka yerlerde
endüstri kurmuşlardı. Her yerde daha Türkiye’de benzeri görünmeyen güzel
okullar açılmıştı. Mustafa Kemal, kendi ülkesinde de kendi milletinin
nasıl bir yaşam düzeyine erişebileceği ve erişmesi gerektiği üzerinde
belirli bir düşünce edinmeye başladı.
Mustafa
Kemal, Sofya’da parlamento rejiminin nasıl işlediğini de gözüyle görüp
öğrenmiştir. Arkadaşı Şakır Zümre, Bulgar meclisinde millet vekiliydi
bir sürü partilerden oluşan bu mecliste, Türk milletvekillerinden kurulu
küçük grup, sayısıyla ölçülmeyecek bir önem taşırdı dengeyi korur,
arada birde oylarıyla bir tarafın da ağır basmasını sağlardı. Mustafa
Kemal, meclisin balkonun da oturur, gelişmeleri dikkatle izler, ileride
yararlanmak üzere parlamento taktiklerinin derinlemesine incelerdi
İSTANBUL
******,
13 Mart 1899’da İstanbul’daki Harp Okulu’nda eğitime başladı. ******
,siyasal düşüncelerinin burada olgunlaşmaya başladığını söylemektedir.
Burada eğitimine devam etmekle birlikte ülke sorunlarıyla da ilgili
düşünmeye başlamıştır. Çünkü ülke yönetiminde yanlışlar olduğunu fark
etmiştir.
Askerlik
hayatı süresinde değişik görevlerde bulunan Mustafa Kemal, 13 Kasım
1918 de İstanbul a gelip Harbiye Nezaretinde göreve başladı. Bu dönem de
İstanbul, itilaf devletlerinin işgali altına girmişti. İstanbul’un
dışın da diğer Anadolu şehirleri de işgal altındaydı. Buna karşılık
İstanbul hükümeti işgallere karşı tepki göstermemekteydi. Mustafa Kemal
Paşa, İstanbul’daki zayıf kadro ile vatanın kurtulamayacağının
farkındadır. Herkesin umutsuz olduğu bir ortamda O, her şeyin bitip
kaybolduğunu kabul etmiyordu. İstanbul’da arkadaşlarıyla konuşuyor,
tartışıyor,çözüm yolları araştırıyordu. Sonunda kararını verdi.
Anadolu’ya geceçekti. Orada bir milli teşkilat kurup mücadeleye
başlayacaktı. Tek güvencesi Türk milletinin bağımsızlık ve mücadele
aşkıydı. Bu durum karşısında tek çarenin Anadolu’ya geçip Türk halkını
örgütlemek olduğunu anladı. 19 mayıs 1919’da Bandırma Vapuru ile
Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşını başlattı.bu tarihlerde Karadeniz
bölgesindeki Rumlar,Türkleri katlediyorlardı. Türklerinde kendilerini
korumak için yaptıkları mücadeleler bölgede karışıklığın yaşanmasını
neden oluyordu.
İtilaf
Devletleri’nin bölgede ki karışıklıkları gidermek için Osmanlı
Devleti’ni uyarması üzerine Mustafa Kemal Paşa,9. ordu müfettişi olarak
Samsun’a gönderildi. Mustafa Kemal’in asıl amacı Türk milletinin
bağımsızlığını sağlamaktı. Karşılaştığı bütün zorluklara rağmen yılmadı.
Kurtuluş Savaşını başlattığında yalnız Türk milletine olan güveni
vardı. Bu durumu “Benim kuvvet ve kudretim,halkın bana gösterdiği
emniyet ve itimattan ibarettir.” Sözü ile belirtmiştir..